Yayında kesinti oluştuğunda lütfen sayfayı yenileyiniz!

BEYAZIT MEYDANI

İstanbul’un siyasi ve tarihi mekânlarının en önemlilerinden biridir Beyazıt Meydanı. Milattan sonra 393 yılında İmparator Teodosyus tarafından şehrin en büyük meydanı olarak inşa edilir. O dönem meydan, ortasındaki dev boyutlu zafer takının üzerinde yer alan bronz boğa başlarından dolayı “Form Tauri Meydanı” olarak biliniyordu. Zafer takından günümüze birkaç mermer blok ve sütun kalıntıları ulaşırken, kuzeydeki anıtsal nitelikteki çeşmeden ise eser kalmamıştır. Tarihi Yarımada’nın merkezinde, kentin ana ulaşım akslarının odağındaki Beyazıt Meydanı, çok sayıda tarihi olaya tanıklık etmiş bir mekandır. Osmanlı döneminde siyasi öneme sahip olan tarihi meydan, bu önemini Cumhuriyet döneminde kültürel alanda sürdürür. Dünyanın en iyi ve en köklü üniversitelerinden biri olarak kabul edilen İstanbul Üniversitesi ile İstanbul’da orijinalliğini koruyan en eski selâtin camii olan Beyazıt Camii, meydanın önemini korumasında büyük rol oynamışlardır. Beyazıt Devlet Kütüphanesi ve Sahaflar Çarşısı’na da ev sahipliği yapan meydan, aynı zamanda Kapalı Çarşı’ya açılan bir yoldur. Osmanlı döneminde Eski Saray Meydanı olarak adlandırılan ve bir dönem adı Hürriyet Meydanı olarak da değiştirilen meydan, günümüzde kentin önemli turistik merkezlerinden biri olarak yerli ve yabancı turistleri ağırlamaya devam ediyor.